Ali İsmail Kormaz’ı öldürenlere ‘iyi hal indirimi’ ve beraat kararı
Eklenme Tarihi: 21 Ocak 2015 09:32
Eskişehir’de Gezi eylemleri sırasında Ali İsmail Korkmaz’ı darp ederek öldürülen polis ve sivillere ödül gibi cezalar verildi, iyi hal indirimleri yapıldı. Karar, adliye içinde ve dışında tepkiyle karşılandı: Biz bitti demeden, bu dava bitmez!
Eda YILDIRIM Kayseri
Eskişehir’deki Gezi Parkı eylemleri sırasında polis ve sivil kişilerce darp edildikten sonra 38 gün komada kalan ancak kurtarılamayarak hayatını kaybeden üniversite öğrencisi Ali İsmail Korkmaz’ın bugün görülen duuruşmasına mahkeme heyeti kararını açıkladı.
KARAR AÇIKLANDI: İYİ HAL, TAHLİYE VE BERAAT… Ali İsmail Kormaz’a son tekmeyi atan Polis Mevlüt Saldoğan’a ‘Ölüme sebebiyet vermek’ suçundan 13 yıl hapis cezası verirken bunu 10 yıl 10 ay hapse çevirdi. Diğer polis memuru Yalçın Akbulut’a ise önce 12 yıl hapis cezası verilirken 10 yıla indirildi. Diğer sanıklar fırıncı İsmail ve Ramazan Koyuncu ile Muhammet Vatansever’e verilen 8’er yıl hapis cezaları 6’şar yıl 8’er ay hapis cezasına indirildi. Ebubekir Harlar adlı sanığa ise 8 yıl hapis cezası verilirken suç yardım düzeyinde kaldığından 3 yıl 4 aya indirildi. Bu sanığın tutukluluk süresi göz önüne alınarak tahliyesi kararlaştırıldı. Tutuksuz yargılanan sanık polis memuru Şaban Gökpınar ve dava anını gösteren kamera görüntülerini sildiren Polis Hüseyin Engin ise, kanıt yetersizliğinden beraat etti.
SALONDA VE DIŞARIDA TEPKİ VAR Salonda kararı açıklayan mahkeme başkanının sesinin aşırı derecede titremesi ve kararı açıklamadan önce, “Bu karara herkes tepki gösterebilir, bu demokratik bir haktır, fakat bunu dışarıda gösterin” demesi dikkat çekti. Davanın sonlanmasıyla birlikte salonda bulunanlar karara tepki gösterdi. Mahkeme başkanı ve sanıklar salondan çıkarıldı, mahkeme başkanının üzerine şemsiye açıldı. Karara tepki göstermek isteyenler mahkeme başkanına pet şişe fırlattı.
Kararın ardından salonda güvenliği sağlamakla görevli polislerin Ali İsmail’in ailesine ve salondakilerin yüzüne gülmesi salondakileri tahrik etti. Dışarıda bulunan kitle polis barikatlarına yönelince, polis saldırısı başladı. Polis, adliye önündeki kitleye yoğun gaz bombasıyla saldırdı. Adliye önünde bekleyiş devam ediyor.
DURUŞMAYA KATILANLAR: Kayseri Adalet Sarayı 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki 7’inci duruşma saat 09.30’da başladı. Duruşmaya, Ali İsmail Korkmaz’ın annesi Emel Korkmaz, babası Şahap Korkmaz, avukat ağabeyi Gürkan Korkmaz ile birlikte CHP Genel Başkan Yardımcısı İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, CHP Milletvekili Hüseyin Aygün, HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Meral Danış Beştaş, HDP Mardin Milletvekili Erol Dora da katıldı. Duruşmada, tutuklu yargılanan fırıncı İsmail Koyuncu, Ramazan Koyuncu, Muhammet Vatansever, fırın işçisi Ebubekir Harlar ile tutuksuz yargılanan polis memurları Şaban Gökpınar, Hüseyin Engin, Yalçın Akbulut ve avukatları ile Korkmaz ailesi avukatları hazır bulundu.
Bir önceki duruşma öncesi Ankara Numune Hastanesinde böbrek taşı ameliyatı olan ve duruşma salonuna sağlık sorunlarını gerekçe göstererek gelmeyen tutuklu sanık polis memuru Mevlüt Saldoğan ise Ankara L tipi cezaevinden SEGBİS yöntemiyle duruşmaya katıldı. Mahkeme başkanı, savcıdan dosyanın esasına ilişkin görüşünü sordu. Duruşma savcısı, görüşünde herhangi bir değişiklik olmadığını belirterek, “Sanık Yalçın Akbulut’un tutuklanması yönündeki talebimizi yineliyoruz” dedi.
Tedavi gördüğü Ankara Numune Hastanesi’nden SEGBİS yöntemiyle duruşmaya katılan tutuklu sanık polis memuru Mevlüt Saldoğan’a geçmiş olsun dileklerini ileten mahkeme başkanı, sanıktan son sözünü sordu. Bu sırada salondan ”Beter olsun” sözleri yükseldi.
SANIK POLİSTEN AKP PROPAGANDASI: GEZİ’NİN ARKASINDAKİ GÜÇLER ASIL KATİLLER Saldoğan, önceki duruşmalarda verdiği savunmayı tekrarlayarak “Benim o gün zor kullanma yetkimi kullandığım kişi Ali İsmail değildi. O kişinin Ali İsmail olduğu yüzde yüz kanıtlanmadı” dedi. Saldoğan’ın “Gezi bir darbe girişimi değil miydi? Devletin malına, polisine zarar vermek demokratik hak kullanımı mıdır?” demesi üzerine anne Emel Korkmaz, “Avukat kesilmiş” diyerek tepki gösterdi. Saldoğan’ın savunmasında gerilimi arttıran nokta ise, “Esas katilleri burada aramayın. Benim teşkilatımda aramayın.Asıl katiller Gezi’de halkı sokağa dökenler, Gezi eylemlerinin arkasındaki güçtür” oldu. Saldoğan’ın sözleri salondaki tansiyonu yükseltti. Ancak Saldoğan ısrarla aynı sözleri tekrarlamaya devam edince salondakilerden, “Propaganda yapma” “Aday mı olacaksın”, “Gezi eylemlerine destek verenleri zan altında bırakıyor hakim bey müdahale edin” sözleri yükseldi. Saldoğan’la birlikte tüm sanıklar beraatini talep etti. Daha sonra mahkeme kararını açıklamak üzere duruşmaya ara verdi.
Mevlüt Saldoğan’ın ifadesine aile ve duruşma salonundaki katılımcılar sık sık tepki gösterdi. İsmail Koyuncu da daha önce yaptıkları savunmalarının geçerli olduğunu, suçsuz olduğunu ve beraat talep ettiğini anlattı. Son sözü sorulan Ebubekir Harlar ise, “Ben kimseyi dövüp, öldürmedim. Polis yakala dedi diye yakaladım. Siz de sayın savcım gibi cezaevinde yatmamı istiyorsanız, yatarım. Suçsuz yere de yatarım” dedi. Muhammet Vatansever de “Kararla birlikte beraat ve tahliyemi talep ediyorum” diye konuştu. Ramazan koyuncu son sözlerinde şöyle dedi: “18 aydır suçsuz yere yatıyorum. Siz büyüklerden beraatimi istiyorum. Adaletinize sığınıyorum.” Hakkında tutuklama talep edilen polis memuru Yalçın Akbulut da “Savunmalarımı tekrar ediyorum. Benim vurduğuma dair en ufak görüntü yok. Ben şahsı oradan uzaklaştırmak istedim.”
Şaban Gökpınar ve Hüseyin Engin de beraatlerini istediklerini söyledi. Son sözlerin ardından duruşmaya, kararı açıklamak üzere 1 saat ara verildi.
DAKİKA DAKİKA…
11.45: Adliye önünde açıklama yapan avukatlar kararı temyize götüreceklerini söyledi. Anne Emel Korkmaz ise, “Bütün dünya şahit oldu nasıl katledildiğine. Ben bakamadım. Bu kadar ucuz mu benim oğlumun canı?” diye konuştu.
11: 18: Adliye önünde bekleyen kitlenin karara tepki göstermesi sonrasında polis saldırısı başladı.
11:14: Kararın açıklanmasının ardından tüm salon slogan atmaya başladı: ‘Biz bitti demeden bu dava bitmez!’
11:07: Karar açıklanıyor: Mahkeme, kasten insan öldürme iddiasını kabul etmedi. Mevlüt Saldoğan için verilen 13 yıl hapis iyi hal indirimiyle 10 yıl 10 ay hapse çevrildi. Polis Yalçın Akbulut’a verilen 12 yıl hapis cezası ise iyi halden 1/6 indirimle 10 yıl hapis cezasına çevrildi.
3 fırıncı için ayrı ayrı 8 yıl, iyi halden 1/6 indirimle 6 yıl 8’er ay hapis ve tutukluluğun devamına. Fırıncı Ebubekir Harlar için 8 yıl, yardımdan 1/2 indirim 4 yıl, iyi halden 1/6 indirimle 3 yıl 4 ay hapsine ve tahliyesine; polisler Şaban Gökpınar ve Hüseyin Engin’in ise beraatine karar verildi.
11:00: Sanıklar salona geliyor. Heyet de yerini almak üzere. Az sonra karar açıklanacak
10:00: Kayseri Adliyesi önünde “Hepimiz Aliyiz öldürmekle bitmeyiz”, sloganları yükseliyor.
09:53: Karar için duruşmaya saat 11.00’e kadar ara verildi
09:49: Saldoğan: Kimseyi kasten yaralama ve öldürme kastıyla hareket etmedim
09:37: Sanık Mevlüt Saldoğan: “Benim zor kullandığım kişinin Ali İsmail olduğu yüzde yüz tespit edilememiştir.
09.32: Ali İsmail Korkmaz davasının baş zanlısı polis Mevlüt Saldoğan’ın son sözü telekonferans yöntemiyle alınacak.
09.24 Ali İsmail Korkmaz’ın ailesi salonda yerini aldı.
09.22 Ali İsmail Korkmaz’ın ağabeyi Gürkan Korkmaz: Duruşma salonu ilk duruşma kadar kalabalık. Avukatlar, milletvekilleri, kurum temsilcileri, aileler karar için bekliyor.
09.16 Avukat Ömer Kavili duruşma salonundaki polis sayısına, avukatlara yer bırakmadıkları gerekçesiyle tepki gösterdi.
09.15 İstanbul, Ankara, Mersin, Hatay, Antep, Eskişehir, Kayseri ve Adana baro başkanları da duruşmada (@hukuktasoltavir)
09.13 Gülsüm Elvan, Sami Elvan, Ali Ayvalıtaş ve Mustafa Sarısülük, Korkmaz ailesiyle dayanışmak için duruşma salonunda.
08.58 Müebbet hapsi istenen sanık polis Mevlut Saldoğan’ın duruşmaya Ankara’dan SEGBIS ile katılması için duruşma salonunda barkovizyon kuruldu.
08.20 Duruşmayı takip etmek için Kayseri’ye gelenleri taşıyan otobüsler, kent girişinde arama için durduruldu.
‘HEPİMİZ ALİ’YİZ, ÖLDÜRMEKLE BİTMEYİZ’
“Hepimiz Ali’yiz öldürmekle bitmeyiz”… Eskişehir’de Gezi eylemleri sırasında polis ve sivil kişilerce darp edilerek öldürülen Ali İsmail için en çok atılan slogan bu oldu. Bugün kararın beklendiği davada çıkan karar ne olursa olsun, tüm süreci aslında bu 4 sözcük anlatıyor. Ali İsmail Korkmaz’ın karar duruşması olması beklenen 7. Duruşması için Türkiye’nin pek çok ilinden Kayseri’ye çok sayıda kişi akın ediyor. Biz de İstanbul’dan Taksim Dayanışması’nın sağladığı araçlarla Kayseri’ye hareket ediyor dün akşam saatlerinde. Önce Galatasaray Meydanı’nda gerçekleşen bir eylemle. Eylem boyunca “adalet” talebi dile getiriliyor. Sonra ise uzun saatler sürecek yolculuk başlıyor. Gelenlerden bazıları “Düşlerinde özgür dünya” yazılı Ali İsmail tişörtleri giymiş. Otobüste sohbetlerimiz başlıyor.1. duruşmadan 7. Duruşmaya. Bu davada karar ne olabilir?
‘OTOBÜSE HER BİNDİĞİMDE UMUT DOLUYORDUM’ 21 yaşındaki Gizem Koç’la konuşuyoruz. Gizem Hukuk Fakültesi öğrencisi. Gezi eylemleri başladığında bu bölümü kazanmış. O zaman söz vermiş kendine, “Ölen her gencin davasını ne olursa olsun takip edeceğim”. Koç da gerçek bir kararın verilemeyeceğini söylüyor nedenini sorduğumuzda, “Bir sürü dava izliyoruz. Sadece Ali İsmail değil. Her gün bir sürü hırsızlık yolsuzluk olayı görüyoruz. Bugün bİle yolsuzluk oylaması yapıldı ve yolsuzluk yapanların aklandığını görüyoruz. Öldürülen çocukların katilleri dışarıda dolaşıyor. Adalet yok çünkü bu devletin adaleti” Bu nedenle sadece davayı ve aileyi sahiplenmek için geldiklerini söylüyor ve şöyle devam ediyor: “Bu davaların bizim için bir farkı yok. Ethem, Berkin, Abdullah Cömert davaların sadece adı değişiyor. Kaybettiğimiz hiçbir gencin birbirinden farkı yok. Ama Ali İsmaille yaşımız yakın. Farklı şehirlerde aynı gayeler uğruna sokağa çıktık. Ezilenler için ötekileştirilenler için, özgürlüklerimiz için, bizi daha fazla ezemezsiniz demek için. Ali İsmail bir ara sokakta dövülerek öldürüldü. Bu davaları sahiplenerek bazı yerlere sinyal verdiğimizi düşünüyorum.” Dava boyunca gelişen dayanışmayı konuşuyoruz Koç’la, “Otobüse her bindiğimde aynı gaye etrafında toplanan insanları görğnce umut doluyorum” diyor. İnsanların soğuk havadalara rağmen saatlerce dışarıda beklemesinin önemine vurgu yapıyor Koç ve ekliyor: “Mesela ilk duruşmada ben salona girememişti. 14 saat dışarıdaydık. Hava soğuk olmasına rağmen bir aradaydık. Ekmek aldık bölüştük bunlar güzel örneklerdi.
Duruşma için Eskişehir’den 3 otobüs Kayseri’ye hareket etti
‘BU DAVALARI NEREYE ALIRLARSA ALSINLAR…’ Hasan Onur Soysal da 22 yaşında. O da hemen hemen her duruşmaya gelmiş. Davanın Eskişehir’den Kayseri’ye alınmasını hatırlatıyorum. “Bu dava nerde olursa olsun, bu davaları nereye alırlarsa alsınlar bitmeyecek. Biz her yerde takip etmeye devam edeceğiz” diyor. Tüm duruşmalara olan gözlemlerini sorduğum Soysal, kendisini en çok etkileyenin önceki duruşmalarda Berkin Elvan’ın babası Sami Elvan’ın “Berkin sadece benim çocuğum değil. Hepinizin çocuğu. Şuanda hepinizde benim çocuğumsunuz” sözleri olduğunu ifade ediyor. ALİ’NİN FOTOĞRAFI YİNE ANNE BABASININ KUCAĞINDA Uzun süren yolculuğun ardından Kayseri’ye geliyoruz. Tabi yine Kayseri girişinde çok sayıda polis tarafından durdurularak. Ali İsmail Korkmaz duruşmalarının her defasında tekrarlana sahnelerinden biri polislerin araçları durdururarak dakikalarca GBT taraması ve araç araması yapması. Bu aramadan da sıyrılınca polis eskortu eşliğinde ulaşıyoruz adliyeye. Anne Emel Korkmaz ve Baba Şahap Korkmaz yine Ali İsmail’in fotoğrafını taşıyor birlikte. Türkiye’nin farklı illerinden avukatlar duruşmayı takip etmek üzere salonu doldurmuş. Kimlik yoklamaları eşliğinde duruşmanın verilmesi ve kararın ne olacağı bekleniyor.
Taksim Dayanışması, Ali İsmail Korkmaz davası için Kayseri’de
‘BU DAVA TÜM TÜRKİYE’NİN DAVASI’ Sohbetimiz bir molada yine Okmeydanı Gezi eyleminde polisin attığı gaz fişeğinin başına isabet etmesi sonucu yaşamını yitiren Berkin Elvan’ın babası Sami Elvan’la devam ediyor. Elvan, “Adaletli bir karar beklemiyoruz. Diğer davaları da görüyoruz. Görüyorsunuz aileler suçlu oluyor cezaları en düşük on yıldan başlıyor. Katiller de masum olarak gösteriyorlar” diye öfkeleniyor. Elvan sanık koltuğunda başbakanın oturması gerektiğini söylüyor ve şöyle ekliyor: “Ben demiyorum Başbakan kendisi emri ben verdi diye. Demek ki asıl sorumlu kendisi. İktidarda kalmak için bu polislerden destek alarak bizim çocuklarımızı katlettiler.” Gezi’de yaşamını yitirenlerin herkes için demokrasi, özgürlük, hukuk talep etmek için sokağa çıktığını ifade ediyor baba Elvan, bu yüzden de “Bu dava sadece Ali İsmail’in değil. Bu Türkiye’nin gerçeği, Türkiye çocuklarının, gençlerinin, halklarının davası” diyor.
ANNE DURMAZ: 2 CELSEDE BİTEBİLİRDİ
Ali İsmail Korkmaz’ın babası Şahap Korkmaz, yüreği el vermediği için oğlunun dayak görüntülerini şimdiye kadar sadece 1 kez izleyebildiğini anlatırken, aile olarak rahat olmadıklarını söyledi. Gözyaşlarının artık kuruduğunu belirten anne Emel Korkmaz ise şunları söyledi: “Ali’den sonra hayatımız, her şeyimiz değişti. Biz hayattayız ama Ali’yle birlikte biz de ölüyüz yani. Mahkemenin vereceği karar, bize sadece ‘Katiller cezalarını aldı’ dedirtecek, yoksa bizim hayatımızda bir şey değişmeyecek. İlk günden itibaren her şey ortada olmasına rağmen bu dava bugüne kadar sürdürüldü. Yani bu 2 duruşmada, 2 celsede bitebilirdi.”
Ağabey Avukat Gürkan Korkmaz, bugün özgürlükçü, aydınlıkçı düşünen, kendini ifade etmek isteyen herkesin davasının görüleceğini, sanık polis Mevlüt Saldoğan’a ömür boyu hapis diğer sanıklara kasten yaralamanın ölümle sonuçlanmasından dolayı 8-12 yıl arası ve 8-16 yıl arası ceza verilmesini beklediklerini söyledi
Kaynak : Evrensel Gazetesi